Buridan’ın Eşeği, Buridan’ın Eşeği Paradoksu, Buridan’ın Eşeği Paradoksu ve pazarlama arasındaki ilişki, Aristoteles’in Köpeği, Gazali’nin Devesi…
Buridan’ın Eşeği Paradoksu kavramını ilk okuduğunuz da ya da duyduğunuz da birçoğunuzun Buridan adında birinin eşeğinin hikayesinin anlatıldığı, hem eğlenceli hem de mesaj içerikli bir çocuk öyküsü olduğunu düşündüğünüzü biliyoruz. Çok üzgünüz ancak yanılıyorsunuz, Buridan’ın Eşeği Paradoksu aslında tam da bizim hikayemizi anlatmaktadır. Her gün belki de birçok kez karşı karşıya kaldığımız durumları ifade etmektedir. Belki bugünler de yaptığımız kazak alma çabalarımız da “kabine girdiniz ve eliniz de en az iki farklı model veya renkte kazak var değil mi?”, “sürekli alışveriş yaptığınız marketin peynir reyonu önündesiniz, önünüzde duran birçok peynir çeşidinden hangi peyniri alacağınıza hemen karar verebildiniz mi?”… dediğimiz gibi aslında hikaye bizim hikayemiz.
Yazımızın devamında Buridan’ın Eşeği Paradoksu’nun hikayesinin, Buridan’ın Eşeği Paradoksu’nun pazarlama sanatı ile olan ilişkisini, Buridan’ın Eşeği Paradoksu ile Aristoteles’in Köpeği ve Gazali’nin Devesi hikayelerinin benzerliği hakkında ki bilgileri bulabileceksiniz.
O zaman hem açlıktan hem de susuzluktan ölen Buridan’ın Eşeği’nin hikayesinden yola çıkarak Buridan’ın Eşeği Paradoksu’nu sizinle paylaşmaya başlayalım.
Orta Çağ döneminin önemli filozoflarından ve Kopernik Devrimi’nin önde gelen isimlerinden olan Jean Buridan’ın çok bilinen bir de paradoksu bulunmaktadır.
Buridan’ın Eşeği Paradoksu adıyla bildiğimiz bu paradoksa göre; bir eşek düşünün ki çok aç ve bir o kadar susuz, bu eşek kendine eşit mesafe uzaklıkta bulunan su ve saman öbeği arasında bir tercih yapamaz ve eşeğin su ve saman arasında ki bu kararsızlığı ölümüne neden olur. Olur mu canım birini seçerdi mutlaka dediğinizi ya da eşeğin haline güldüğünüzü görüyor gibiyiz, ancak yukarıda da belirttiğimizi örneklerde de olduğu gibi birden çok seçenek arasında kalıp seçim yapamadığımız anlar ve olaylar hepinizin başından geçmektedir. s Aynı hikaye iki saman öbeği arasında seçim yapmak olsa eşek tabi ki kendine en yakın olan saman öbeğini tercih edecektir. Buridan Paradoksu ise hem aç hem susuz eşeğin kendisine eşit uzaklıktaki su ve saman öbeği arasında kalırsa neler olur sorusu üzerine oluşmaktadır. Eşek, açlığını giderecek samanımı yoksa susuzluğunu giderek suyu mu tercih edecektir sorusunun cevabı eşeğin kararsızlığı nedeniyle ölümü ile sonlanacağı olacaktır.
Hepimizin iki seçenek arasında kalıp birinin diğerine göre daha avantajlı hale gelmesini beklediğimiz ve ikisini de çok istediğimiz den hiçbirine sahip olamadığımız hikayelerimiz, anlarımız olmuştur.
Buridan’ın Eşeği hikayesinin bilinen ve Aristoteles’e ait olan en eski halinde Aristoteles’in hikayesinde kararsızlık yaşayanın köpek olduğu anlatılmaktadır. Yine aynı hikaye Gazali tarafından da kararsızlık yaşayanın deve olduğu hikayeleştirilerek anlatılmaktadır.
Buridan’ın Eşeği Paradoksu’nun pazarlama ile olan ilişkisine gelecek olursak, konuyu bir örnekle anlatmaya çalışalım.
Birinci örnek iki profesör tarafından yapılan bir sosyal deneydir. Bu sosyal deneyde; bir markette karşılıklı iki farklı stant oluşturulmuş, standın birine 24 farklı çeşit reçel karşısında yer alan standa ise 6 farklı çeşitte reçel konulmuştur. Sosyal deneyde müşterilerin büyük bir çoğunluğunun 24 farklı reçel çeşitinin ter aldığı standa uğradığı görülmüştür. Ancak bu sosyal deneyin sonuçları çok ilginçtir, çünkü 24 farklı çeşit reçel bulunan standa uğrayanların ancak %3’ü reçel alırken, daha kısıtlı sayıda reçel çeşidi bulunan standa uğrayanların ise %30’unun reçel aldığı görülmüştür. Bu sosyal deneyin çikolata ve ev ödevleri ile yapılan şekilleri de bulunmaktadır. Bu sosyal deneyler göstermiştir ki “daha çok seçenek insanın motivasyonunu olumsuz etkilemektedir.”