İnsanoğlu tarihler boyunca gökyüzünü hep merak etmiş ve ilk gezegenleri teleskop olmadan keşfetmiştir. Diğer gezegenlerin keşfi uzun yıllar sürmüştür.
İnsanoğlu varoluşunun ilk gününden bugüne büyük bir merakla gökyüzünü takip etmektedir. Gökyüzünde neler olup bitiyor anlamaya çalışmaktadır. Gökyüzünde gördüğü cisimlere “güneş”, “ay” gibi büyük gökyüzü cisimleri bazen tanrı olarak kabul etmiş, bazen de şekillerine göre kehanetler üretmişlerdir.
Gökyüzündeki cisimler, gezegenler tarihler boyunca gözlemlenmeye çalışılmıştır. Bunu bazen taş tabletlerden bazen de mağaralardaki çizimlerden anlayabilmekteyiz.
İnsanoğlu gökyüzünden bazen geleceği görmeyi, tahmin etmeyi çalışırken bazen de saat ve takvimlerin takibinde yararlanmayı seçmişlerdir. Peki ay ve güneş dışındaki gezegenler insanoğlunca ne zaman fark edilmiş ya da keşfedilmiştir.
Astronomi yani gökbilim; gökyüzünde yer alan cisimlerin birbirlerine olan uzaklık, yakınlık büyüklük, hareket şekilleri, fiziki vb. yapılarını inceleyen bilim dalı olarak ifade edilebilmektedir.
İnsanoğlu tarihler boyunca gökyüzüne keşfetmeye çalışmış, bunun için farklı yöntem ve cihazlardan faydalanmaya çalışmıştır. Tüm bu uğraşların sonucunda gezegenler ile tanışmış ve insanoğlunun da gezegenlerden haberdar olmalarını sağlamışlardır.
Teleskopun bulunması gökyüzü keşifleri için önemli bir dönüm noktası olmuştur. Teleskoplar yardımıyla gökyüzü daha ulaşılabilir, anlaşılabilir hale gelmiştir. uzaklar çok daha yakın ve gökyüzü daha keşfedilebilir dokunulabilir hale gelmiştir.
Esasında teleskop bulunmadan önce gezegenlerin varlığı bilinmekteydi. Bilinen bu gezegenler Merkür Venüs jupüter, mars ve Satürn gezegenleriydi.
Ancak çıplak gözle görülebilen tüm bu gezegenler yıldız olarak düşünülmekteydi. Gezegenler kısmen bilinse de Bilimsel olarak gezegenler teleskopların yardımıyla insanoğlu tarafından 1781 yılında keşfedilmiş ve resmî olarak keşfedilen ilk gezegen Uranüs olmuştur. Uranüs’ün bir gezegen olduğunu ilk olarak İngiliz bir gökbilimci tarafından keşfedilmiştir.
Uranüs gezegenin keşfinden sonra gök bilimci uzmanlar araştırmalarına devam etmiş ve 1846 tarihinde Neptün adı verilen 8. gezegenin varlığı da keşfedilmiştir.
Gökyüzü keşfedilmeyi beklemektedir. Yeni gökcisimlerinin keşifleri için bilim adamları büyük bir emek vermektedir ve tabi öncelik daha önce keşfedilen gezegenlere ulaşabilmek o gezegenler hakkında tüm bilgilere sahip olabilmektedir.