1996’da çıkan Kardak Krizi ile kayalıklar uzun süre gündemde kalmıştır. Sular her ne kadar durulmuş gibi olsa da ara ara tansiyon yükselmektedir.
Yunanca Limnia ve halk arasında İkizce olarak da bilinen Kardak Kayalıkları Ege Denizi’nde, Muğla’nın 7 kilometre batısında ve Kalolimni Kayalıkları’nın 5 kilometre doğusunda yer almaktadır. Kayalıklar toplamda 40 dönümlük bir alanı kapsamaktadır. Lozan ve Paris Antlaşması’nda yer alan; ‘’Bağlı ve bitişik adacıklar ile kayalıklar’’ ibaresine göre, Kardak Kayalıkları 12 Adalar’a bağlı olmasından dolayı İtalya’dan Yunanistan’a devredilmiştir. Türkiye ise kayalıkların kendisine ait olduğu görüşündedir. 1996’da çıkan Kardak Krizi ile kayalıklar uzun süre gündemde kalmıştır. Sular her ne kadar durulmuş olsa da ara ara tansiyon yükselmektedir.
Kardak Krizi Nedir?
1996’nın Ocak ayında patlak veren kriz aradan geçen onca zamana rağmen etkisini hissettirmektedir. 25 Aralık 1995 tarihinde, Türk bandıralı Figen Akat isimli gemi Kardak Kayalıkları üzerinde karaya oturmuştur. Kendisine yardıma gelen Yunan ekiplerini geri çeviren ve Türk topraklarında olduğunu söyleyen kaptandan dolayı, Türk ve Yunan kurtarma ekipleri arasında çıkan anlaşmazlık ile Kardak Krizi meydana gelmiştir. Bu kriz iki ülkeyi adeta savaşın eşiğine getirmiştir. Yunanistan kazanın kendi bölgesinde olduğunu ileri sürerken, Türkiye tam tersini iddia ederek kendi sınırları içerisinde olduğunu belirtmiştir. Kısa bir süre sonra Yunanistan Ordusu tarafından doğuda yer alan adacığa Yunan bayrağı dikilmiştir. Tarafları daha da kızıştıran bu hareket sonucu deniz kuvvetleri adacığın çevresinde konuşlanmıştır.
Savaşa Ramak Kala
Dönemin başbakanı Tansu Çiller O bayrak inecek, o asker gidecek’’ diyerek savaşa hazır olduklarının sinyalini vermiştir. Takvimler 30 Ocak 1996’yı gösterdiğinde Yunanlılar tarafından kuşatılıp, Yunan bayrağı dikilen Doğu Kardak’ı geçerek, Batı Kardak’a SAS ve SAT komandoları gece operasyonu düzenlemiş, Türk bayrağını dikmiştir. İki ordunun da namluları birbirlerine çevrilmiş, pimi çekilmiş bir bomba gibi patlamayı beklerken ABD Başkanı Bill Clinton, Amerikan delegesi Richard Holbrooke ve NATO Genel Sekreteri Javier Solana’nın müdahaleleriyle taraflar yatıştırılmıştır. Ayrıca Kardak Krizi sebebiyle Yunan helikopteri düşmüş, 3 kişi de olayda can vermiştir. Kazadan 1 hafta sonra ise Türk helikopteri düşmüş, Kardak Kayalıkları operasyonunda görevli 5 komando can vermiştir.
Aradan Geçen Onca Zamana Rağmen
Ne kadar zaman geçmiş olursa olsun kayalıklar arafta kalmaya devam etmiş, Kardak Krizi tamamen bitmemiştir. Ocak 2017’de Orgeneral Hulusi Akar’ın Kardak Kayalıkları’na doğru botla gittiği fakat Yunan botu tarafından engellenmeye çalışıldığı haber bültenlerinde yer edinmiştir. Hatta bu sebeple her yıl helikopter kazasında can veren 3 kişi için çiçek bırakılırken, 2017’de bırakılmamıştır. 2018’in Şubat’ında ise Kardak Kayalıkları tarafına yaklaşmaya çalışan Yunan botu, Umut isimli Türk botu tarafından durdurularak, hasar görmüş ve uzaklaştırılmıştır.